Kars Balı

Tescil No : 374
Tescil Tarihi : 10.08.2018
Başvuru No : C2016/112
Başvuru Tarihi : 23.12.2016
Coğrafi İşaretin Adı : Kars Balı
Ürünün Adı : Bal
Coğrafi İşaretin Türü : Menşe adı
Tescil Ettiren : Kars İli Arı Yetiştiricileri Birliği
Tescil Ettirenin Adresi : Merkez Mah. Tahtacılar Cad. Kığın Apt. No:18 Kat:1 Daire:1
Merkez/KARS
Coğrafi Sınırı : Kars Merkez, Akyaka, Arpaçay, Digor, Kağızman, Sarıkamış,
Selim, Susuz ilçeleri, bu birimlere bağlı köy, yayla ve mezralar.
Kullanım Biçimi : Marka unsuru ile birlikte kullanılabilecektir.

Açıklama

Ürünün Tanımı ve Ayırt Edici Özellikleri:
Kars’ta arıcılığın geçmişi oldukça eski yıllara dayanmakta olup, yörenin başlıca gelir kaynakları
arasındadır. Kars Balı, yörenin özellikli bitki florası, doğa koşulları ve iklimi nedeniyle üne sahiptir. “Kars
Balı”nın binlerce kır çiçeğinden gelen aroması, hafif kokusu ve tat özellikleriyle Osmanlı saray sofralarında yer
aldığına ve Osmanlı döneminde ilden dışarıya satılan ürünler arasında olduğuna dair bilgiler yazılı kaynaklarda
yer almaktadır. Kars civarında arıcılık 20. yüzyıl başlarına kadar uzun sepetlerde yapılmış, daha sonra yeni tip
kovanlara geçilmiştir. Ülkemizde I. Dünya savaşı yıllarında ilk defa yeni tip kovanların kullanılmaya başladığı
yer Kars ilidir. Daha sonra yeni tip kovanlar tüm Türkiye’ye yayılmıştır.
Arı hareketlerinin diğer illere göre daha kolay kontrol edilebildiği sınır ili olan Kars, arıcılık açısından
tecritli bölge olarak kabul edilmektedir. Kars yöresinin karakteristiklerini yansıtan çeşitli bitkilerin bal, polen ve
nektar potansiyeli hesaplanması sonucunda yörede yetişen ballı bitkilerin birçoğunun doğal koşulların uygun
olduğu dönemlerde yüksek miktarda bal, polen ve nektar taşıdığı tespit edilmiştir. Direkt bal bitkisi olarak kabul
edilemeyen yöreye özgü diğer türlerin ise arılar tarafından değişik amaçlarla kullanıldığı ve yöreye özgü arıcılık
ve üretiminin bu nedenle özgünlük kazandığı anlaşılmıştır. Kars ili sınırları içerisinde bulunan toprakların
%66’sı çayır ve mera olarak kullanılmakta, tarıma uygun olan alanların ise çok önemli bir kısmı hububat ekimi
için kullanılmaktadır. Bu nedenle Kars ili, coğrafyası temiz, işlenmemiş ve endüstriyel, kimyasal kalıntılarla
kirlenmemiş bir doğa olarak arıcılık için önemli bir alan niteliği taşımaktadır.
Türkiye’nin kuzeydoğusunda, Kafkasya ile Anadolu arasında geçiş konumunda bulunan Kars ili ortalama
2500 m irtifaya sahip dağlarla çevrili olup, topraklarının büyük kısmı 1500- 3000 m civarında değişen ve
çoğunlukla volkanik materyallerle örtülü plato sahasında konuşlu bulunmaktadır. Bu nedenle Kars ili yüksek bir
yayla konumundadır. Rakım, karasallık ve diğer doğal koşulların etkisiyle oldukça sert ve kısa mesafelerde
önemli değişimler gösterebilen karasal iklim görülmektedir. Bu özelliklerinden kaynaklı hava sirkülasyonları ve
floral göçlere uygun olması sonucunda ilde; doğal olarak yetişen (yabani) çiçekli bitkilerin sayısı yaklaşık 1800
tür olup, bunların yaklaşık 100 kadarı endemik olarak tanımlanmıştır.
Kars Florasının diğer bir önemli özelliği ülkemizde Kafkas bitkilerinin yetiştiği bölge olmasıdır. Kars
Coğrafyasında tespit edilen ve tür adlarını Kafkaslardan alan bazı bitkiler Onosma caucasicum,Lonicera
caucasica,Erigeron caucasicus, Astragalus caucasicus, Trifolium caucasicum ,Orobanche
caucasica,Ranunculus caucasicus, Alchemilla caucasica, Pedicularis caucasica, Iris caucasica,Allium albidum
supsp caucasicum, Fritillaria caucasica,Muscari caucasica’ dır. Kars ve yöresinden toplanarak bilim
dünyasında ilin, ilçelerinin veya dağlarının adını alan bazı bitki türleri Allium ezelghauricum, A. karsianum,
Chaerophyllum karsianum, Festuca karsiana, Hieracium sarycamschene, Lathyrus karsianus, Nonea
karsensis,Senecio integrifolius supsp. karsianus,Veronica allahuekberensis, Draba terekemensis’dir. İlin florası,
coğrafyası, topografyası ve iklimi birbiriyle bağlantılı unsurlardır. Kışın karın uzun süreli (5-6 ay) toprak
üstünde kalması nedeniyle, ovaları, yüksek yayla ve dağlarındaki binlerce çiçek kar altında korunmaktadır. Kars
ilinde çoğunlukla İran-Turan flora ailesine mensup Alpin otsu toplulukları ve az miktarda da sahanın
özelliklerine adapte olmuş sarıçamların baskın olduğu ormanlık alanlardan oluşan floral varlığıyla Kars ili,
arıcılık ve ürünlerinin üretimi için uygun ortamı sunmaktadır.
Kars ilindeki volkanik kökenli ofiyolitik kayaçların endemik bitki türlerinin oluşumuna olumlu etkisi
kanıtlanmış olup bal üretim potansiyeli açısından diğer yörelerden endemik bitki zenginliği ile ayrılmaktadır. İl
alanının irtifası yüksek bir topografyada bulunması, arıcılık faaliyetlerinin olumsuz beşeri etkilere kapalı, daha
izole ortamlarda icrasını sağlarken, volkanik nitelikler taşıyan morfoloji ise arıcılık ürünlerinin üretimi için temel
girdiyi oluşturan çiçek ve bitki türlerine etki eden diğer faktörlerle beraber yöreye özgün şekilde oluşumuna
katkı sağlar. Bu nedenle Kars yöresinde üretilen bal ve diğer arıcılık ürünleri, nitelikleri itibariyle Türkiye’nin
diğer alanlarından farklılaşmıştır.
Yörenin diğer bir ayırt edici özelliği, bitki örtüsünün yazın görülen serin hava nedeniyle daha uzun süre
yerde kalmasıdır. Diğer taraftan yörenin yüksek irtifası geç ısınmasına yol açarak çiçek ve diğer bitkilerin
vejetasyon süresinin kısaltmakta bu da arıcılık faaliyetlerinin süresini sınırlamaktadır. Ancak olumsuz gibi
görünen bu durum esasen yörede bal üretimini kontrol altında tutarak arıcılık ekonomisinin devalüasyonunun ve
sahada diğer hayvancılık faaliyetlerinin flora üzerinde yapacağı olumsuz etkilerin önüne geçmektedir.
Arıcılık açısından önem arz eden yağış ve su kaynakları açısından yarı kurak klimatik özellik gösteren
yörenin yaz aylarında serin ve buharlaşmanın ise zayıf olması, arıların gerekli su ihtiyaçlarını nemli kalan zemin
ve bitkilerden elde edebilmesini sağlamaktadır. Karasal iklim özelliklerine sahip olması nedeniyle Kars ili
normalaltı nemlilik değerine sahip olup ortalama nemlilik arıcılık faaliyetlerinin kovan dışında yapıldığı dönem
için % 65-70 civarındadır. Nemlilik değerinin düşüklüğü arı kovanlarında nem ve sıcaklık etkisiyle oluşabilecek
arı parazitlerinin çok fazla üremesine engel teşkil etmektedir.
Mayıs – Ağustos aylarında bölgenin doğal florasında bulunan binlerce çiçeklerden arılar tarafından
toplanan nektar ve polenlerden Kars ili sınırları içerisinde yerleşik arcılar tarafından üretilen Kars Balı, kendine
has hafif aromatik kokusu ve tadı olan, açık renkli bir baldır. Temel özellikleri bakımından çiçek balı olup,
karışık floralı (polifloral) ballar sınıfında değerlendirilir. İlkbaharda nektar akımının başlaması ile bölgedeki
kovanlarda üretilir. Kars Balı, Boz Dağ Kafkas arı ırkı (Apis mellifera caucasica) veya melezleri tarafından
üretilmektedir.
 Boz Dağ Kafkas arı ırkı (Apis mellifera caucasica) ayırt edici özellikleri: Bu ırkın ayırt edici özelliği
hortumları diğer arı cinslerinden uzun olması (6.6 – 7.25 mm arasında) ve bu sayede derin tüplü
çiçeklerden de beslenebilmesi, tüylü yapısı nedeniyle şiddetli soğuğa dirençli olması, kanat
uzunluğunun (ort. 9.25 mm) ve kanat genişliğinin (ort. 3.13 mm) diğer türlere göre daha geniş olması
nedeniyle uzak mesafelere ve şiddetli rüzgarda uçabilmesi, diğer ırklardan daha fazla propolis
toplaması, şeker oranı az olan çiçeklerden de beslenebilmesi, arka bacak eklem uzunluğunun diğer
türlerden büyük olması nedeniyle kovana gelen saldırılarda kovanı savunabilmesidir. Yapılan
çalışmalarda, Kars yöresindeki Kafkas arılarının ortalama dil uzunluğu 6.67 mm bulunmuştur.
 Görünüm (Renk): Kars Balı fiziksel özellikleri itibariyle açık renkli, koyu kıvamlı ve bekleme süresince
krem şeklinde katılaşabilen bir baldır. Yıllık yağış ve nektar miktarına bağlı olmak koşuluyla rengi açık
sarıdan, koyu sarı (altın sarısı) rengine kadar değişebilir. Hasat yapıldığında sıvı ve akışkan olan bal,
Kars koşullarında karanlık ve loş bir yerde depolandığında 45 gün içerisinde kristal bal şekline
dönüşebilmektedir. Kristal balın rengi krem renginde olup, görüntüsü homojendir ve balda bulunan
polenlerin yapısına bağlı olarak, küçük pürtüklü yapıdadır. Ağza alındığında dil üstünde 3-5 saniye
içerisinde ağızda hiçbir kalıntı bırakmadan sıvı hale dönmektedir. Kars ballarının Hunter renk
sisteminde yapılan renk analizlerinde a değeri (+a kırmızılık, -a yeşillik), b değeri (+b sarılık, -b
mavilik), L değeri (0:siyah,100: beyaz) göre; a değeri -1,50 ile +3,50, b değeri +25,01 ile 49,15, L
değeri 71,30 ile 94,75 arasındadır. Bilimsel verilerden de anlaşıldığı gibi Kars Balı açık renkli bir
baldır.
 Tat: Aroması hafif olan, ağza alındığında çabucak eriyen, genizde çok az yanma hissi bırakan, tadı ve
aroması ağızda uzun süre kalmayan hafif aromalı bir baldır. Kars Balı, keskin aromalı değildir.
 Kıvam: Kavanoza doldurulan bal kaşıkla doldurulup ters çevrildiğinde kolayca akmaktadır. Balın akışı
sırasında herhangi bir tortu veya hetarojenlik görülmez. Kristalleşmiş bal ise tereyağı kıvamında olup
bir akışkanlığı yoktur, kavanozdan kahvaltı bıçağı ile çıkarılıp tereyağı gibi ekmek üzerine kolayca
sürülebilmektedir. Kıvam yoğunluğu “krem” ve rengi “solgun sarı (ayva sarısı)” olarak tanımlanmıştır.
 Antibakteriyel etki: Kars Balı’nın antibakteriyel etkinliğini tespit eden Uludağ Üniversitesine ait
çalışmada, söz konusu balın Staphylococcus aureus ve Bacillus cereus bakterileri üzerinde yüksek
düzeyde inhibasyon etkisi olduğu görülmüştür. Söz konusu çalışma, Kars Çiçek Balının Salmonella
typhimurium, Staphylococcus aureus ve Bacillus cereus mikroorganizmaları üzerindeki inhibasyon
etkisinin kestane, kekik ve heterofloral çiçek ballarından daha yüksek olduğu tespit edilmiştir.
 Kars Balı’nın kimyasal karakteri:
Kars Balı doğada yetişen çiçeklerden ve temiz bir çevreden elde edildiğinden ve Kars yöresinde
yerleşik olan ve yılın tamamını bu coğrafi alanda geçiren, göçer olmayan arıcılar tarafından
üretildiğinden herhangi bir kimyasal ,ilaç ve diğer kalıntıları içermez.
Kars Balı’nın bazı ürün özellikleri Tablo-1’de verilmiştir.
Tablo-1: Kars Balı’nın Bazı Ürün Özellikleri
Nem % 15,5 ± 2,6
HMF Ortalama değer 0,77 ppm bulunmuştur. Kars Balı için
HMF değeri en fazla 20 mg/kg olacaktır.
Fruktoz / Glikoz 0,9 ile 1,4 arasında olup ortalama değeri 1,02 dir.
Prolin değeri 400 mg/kg’dan az olmamladır.
Stabil pH aralığı 3,5-4,5 olmalıdır.
Glükoz ve fruktoz içeriği 60/100 gr dan az olamaz.
Sukroz içeriği en fazla 5gr/100 gr
Serbest asitlik en fazla 50 meq/kg
Elektrik iletkenliği en fazla 0,8 mS/cm
Diastaz sayısı en az 8
Suda çözünmeyen madde miktarları en çok %0,1
Protein ile ham bal delta C13
değerleri arasındaki fark
(-1,0 veya daha pozitif);
C4 şekerleri oranı (en fazla %7)
Folin-Ciocalteu metoduna göre
toplam fenolik madde miktarı
25,35+ 8mg Gallik asit eşdeğeri/ 100 g bal olmalıdır.
Toplam flavonoid miktarı 1,75+ 0,6mg Kuarsetin eşdeğeri/100 g bal olmalıdır.
Yüz adet Kars Balının 96 adedinde %0,30-%8,86 oranında 2,3-Dihydro-3,5-dihydroxy-6-
methyl-4h-pyran-4-one tespit edilmiştir. Bu madenin
kaynağının bitki mi yoksa biyolojik aktivite sonucu mu
olduğu tam olarak tespit edilememiştir.
Yüz adet Kars Balı örneğinin GC-MS
tekniği kullanılarak yapılan
analizlerinde
alkoller, ketonlar,aldehitler, terpenler ve esterler gibi
uçucu komponentlerden 300 den fazla maddel
tanımlanmıştır.
Gaz kromatografisi-kütle spektrometresi (GC-MS) analizleri sonucunda Kars bal örnekleri içerisinde
yer alan alkoller (1,15±1,84%), aldehitler (4,66±6,33%), alifatik asitler ve esterleri (1,86±4,5%),
hidrokarbonlar (2,32±3,1%), flavonoidler (4,34±1,63%), karboksilik asitler ve esterleri (0,24±0,96%),
ketonlar(6,05±6,35%), şekerler (15,79±10,74%) ve vitaminler (0,59±2,66%) gibi uçucu bazı bileşikler
tespit edilmiştir.
Kars Balının düşük nem ve HMF oranlarına sahip olması coğrafi konumu, bal hasat zamanı ve
çiçeklerinden kaynaklanmaktadır
 Toplam polen sayısı: 10 gram baldaki toplam polen sayısının (TPS-10) tespitine yönelik 2013 yılında
Kars’ın tüm ilçelerinden toplanan 100 numune üzerinde yapılan çalışmanın sonuçlarına göre, Kars
Balı’nın TPS-10 değeri 226 ile 481 bin 157 arasında değişmektedir, ortalama TPS-10 değeri ise 38 bin
367’dir. Yaşanabilecek kuraklıklar kapsamında ortalama değer %20 tolerans ile değerlendirildiğinde,
Kars Balı’nın TPS-10 değeri 30 bin altında olmayacaktır.
 Kars Balının Polen İçeriği:
Kars yöresi gösterdiği konum, jeolojik, morfolojik ve klimatolojik farklılıklar nedeniyle, arıcılık
faaliyetleri için temel kaynağı oluşturan bitki varlığı bakımından da çeşitlilik göstermektedir. İlin büyük
kısmını oluşturan ve çoğunlukla volkanik kayaçlarla örtülü bulunan yüksek plato sahasında, İran-Turan
florasına mensup, vejetasyon döneminde uzun boylu, dağ bozkırları ve çayırlardan oluşan otsu
topluluklar yer alır. Yağış ve sıcaklık koşullarına bağlı olarak bu otsular, nisan ayından itibaren
yeşermeye başlar, yağışlı geçen yıllarda, ağustos ayı sonları ile eylül ayı başlarında kururlar.
2013 yılında gerçekleştirilen bir çalışmayla Kars İli’nde üretilen ballara yönelik 100 numune toplanmış
ve melissopalinolojik analizler (polen analizi) yapılmıştır. Bu kapsamda Kars’ın sekiz ilçesinden
(Sarıkamış’tan 14, Kağızman’dan 31, Selim’den 11, Kars merkezde 25, Susuz’dan 6, Digor’dan 5,
Akyaka’dan 4, Arpaçay’dan 5 numune) örnekleme metoduna göre toplanan 100 bal örneği üzerinde
gerçekleştirilen mikroskobik analizlerin sonucunda Kars Balına kaynaklık eden nektarlı bitkiler tespit
edilmiştir. Aşağıda detayları verilen çalışmanın sonucuna göre Kars Balında 30 familyaya ait 54 takson
değişen oranlarda tespit edilmiştir. Kars Balının özellikle Fabaceae, Boraginaceae ve Asteraceae
familyalarına ait polenleri ihtiva etmesiyle ayırt edilebileceği belirlenmiştir.
 Apiaceae, Asteraceae, Berberidaceae, Betulaceae, Brassicaceae, Boraginaceae, Campanulaceae,
Caryophyllaceae, Chenopodiaceae, Cistaceae, Cyperaceae, Dipsacaceae, Ericaceae, Fabaceae,
Iridaceae, Lamiaceae, Liliaceae, Malvaceae, Onagraceae, Papaveraceae, Plantaginaceae, Poaceae,
Polygonaceae, Ranunculaceae, Rhamnaceae, Rosaceae, Rubiaceae, Rutaceae, Salicaceae ve
Scrophulariaceae familyalarına ait taksonların polenleri değişik oranlarda tespit edilmiştir.
 Özellikle Fabaceae,Boraginaceae and Asteraceae familyalarına ait bitkilerin polenleri toplanan
tüm numunelerde tespit edilmiştir.
 Lotus corniculatus, Onobrychis radiate, Fabaceae familyasından Trifolium nigrescens, Echium
vulgaris and Boraginaceae familyasından Myosotis lithoospermifolia dominant, sekonder, minor
ve nadir oranlarda değişmek üzere neredeyse tüm örneklerde gözlemlenmiştir.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı TAGEM-AR-GE/15 projesi kapsamında 1000 polen taneciği
sayılarak yapılan ve çalışma kapsamında %45 ve üzerinde olan polenler dominant, %16-%45 arasındaki polenler
sekonder, %3-%15 arasındakiler önemli minör polenler, %3’ten az olanlar minör polen olarak
sınıflandırıldığında, Kars Balındaki predominant polenler Fabaceae, trifolium, rubus çiçeklerine ait polenler
olarak tespit edilmiştir.
Kars Balında yapılan polen analizi ile, balı oluşturan bitkilerin coğrafik ve botanik orijini, polen
yoğunluğu ve yabancı maddelerin bulunup bulunmadığı saptanmaktadır. Ayrıca Kars Balının kalitesinin
belirlenmesinde önemli bir parametre olan polen analizi, balın, fermantasyonu tağşişi, nişasta tanesi içerip
içermediği ve mineral tozlar gibi kontaminasyonla bala bulaşan ve balda bulunmaması gereken mikroskobik
partiküller hakkında önemli bilgiler vererek, Kars Balının kolayca tanınmasına ve katkılı ballardan ayrılmasına
imkân tanımaktadır.
Kars ili coğrafi sınırları içerisinde nektarlı bitkilerin tespitine yönelik yapılan arazi çalışmalarında
toplamda 26 istasyonda örnekleme yapılmış ve 262 bitki toplanarak herbaryum materyali haline getirilmiştir. Bu
bitkiler laboratuvara getirilerek kurutulmaları, adlandırılmaları ve Kars iline ait referans polen kolleksiyonun
oluşması sağlanmıştır. Bitkilerin toplandığı istasyonlarla ilgili konum verisi koordinatlarıyla birlikte kayıt altına
alınmıştır. Kars Balının melitopalinolajik ve kimyasal incelenmesinde Apiaceae, Asteraceae, Berberidaceae,
Betulaceae, Brassicaceae, Boraginaceae, Campanulaceae, Caryophyllaceae, Chenopodiaceae, Cistaceae,
Cyperaceae, Dipsacaceae, Ericaceae, Fabaceae, Iridaceae, Lamiaceae, Liliaceae, Malvaceae, Onagraceae,
Papaveraceae, Plantaginaceae, Poaceae, Polygonaceae, Ranunculaceae, Rhamnaceae, Rosaceae, Rubiaceae,
Rutaceae, Salicaceae ve Scrophulariaceae familyalarına ait taksonların polenleri değişik oranlarda tespit
edilmiştir.
Bu yapıyı ortaya koyan Melitopalinolojik analiz sonucunda, Fabaceae Familyasından Lotus
corniculatus (Adilüferotu, Gazalboynuzu), Onobrychis radiata (Teker korunga) , Trifolium nigrescens (Yanık
üçgül), Boraginaceae familyasından Echium vulgare (Engerek otu) ve Myosotis lithoospermifolia (Taş
boncukotu) taksonlarına ait polenlere hemen hemen tüm bal örneklerinde sıklıkla rastlanılmış
(dominant,sekonder,minör,eser) olmakla birlikte bu türler içinde de en yoğun olarak bulunan Onobrychis radiata
polenleridir. Bu bitkiler dışında Kars Balı polenlerinde Astragulus lagulus, Centraurea depressa, Cerinthe
minor, Galium verum, Lathyrus rotundifolius, Medicago falcata, Nigella arvensis, Onobrychis oxyodonta, Rosa
pimpinellifolia, Silene vulgaris, Sinapis arvensis, Teucrium orientalis, Teucrium polium, Thymus longicaulis,
Trifolium ochrleucum, Cirsium echinus bitkilerinin polenleri de değişen oranlarda ve sıklıkla bulunmaktadır.
Bu sonuçlar Kars ilinin florasıyla örtüşmekte olup, bulunan bu polenler Kars Balı için belirleyici
özelliğe sahiptir. Monokültür ürünlerin polenlerine pek rastlanmayan bu üründe güven aralığı olarak
monokültür polen oranı %5’i geçmemelidir.
Diğer yörelerden temin edilen ballarla karşılaştırma:
2011 yılında temin edilen numunelerle gerçekleştirilen bir çalışmada Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz
Bölgelerindeki çiçek ballarının fizikokimyasal ve biyokimyasal değerleri karşılaştırılmış olup, çalışma
sonuçlarına göre en düşük HMF (Hidroksimetilfurfural) değeri Kars Balında görülmüştür. Kars Balı, elektriksel
iletkenlik ve kül değerindeki düşüklükle de bölgedeki diğer yörelerin numunelerinden ayrılmaktadır. Balın renk
tonu ile kül arasında yakın bir ilişki olup renk koyulaştıkça kül oranı da genelde artmaktadır. Kars Balı’nın rengi
açık sarı-altın sarı aralığında olduğu için kül oranı düşüktür. Fruktoz/glukoz oranı bakımından en düşük değeri
Kars Balı göstermiştir. Früktoz/glikoz oranı arttıkça ballarda kristalleşme eğilimi azalmaktadır. Kars Balı, kısa
sürede kristalleşmesiyle bilinmektedir.
Üretim Metodu:
Kars Balı, Türk Gıda Kodeksi Bal Tebliği ile uyumlu olacaktır.
Kars Balının üretiminde hiçbir şekilde ticari şekerler (sakkaroz, glukoz, fruktoz vb…) ya da farklı bölge
balları ile besleme yapılarak tağşiş yapılmaz. Kovanda bal üretim sezonunda hiçbir surette kimyasal ve ilaç
uygulaması olmaz. Bal üretim (nektar toplama) döneminde kimyasal ve ilaç uygulamasının yapılmaması
konusuna dikkat edilmek üzere, diğer dönemlerde yapılacak uygulamalar sonucu oluşabilecek eser miktardaki
bulaşan, pestisit, veteriner ilaç kalıntıları ve naftalinin ise Türk Gıda Kodeksi Bulaşanlar Yönetmeliği ekinde yer
alan değerlerin altında olacaktır. Arılar bal üretim sezonunda il sınırları dışına nakledilmez ancak il içerisinde
nektar akımının bol olduğu bölgelere göçü mümkündür.
Balın Hasat zamanı: Yıla ve nektar akışına bağlı olarak Temmuz ayının 20 ‘sinden başlayıp Ağustos
ayının ortalarına kadar devam eder ve yılda bir kez bal hasadı yapılmaktadır.
Arıcılık Yapılan Alanların Dağılışı: Kars ilinde arıcılık faaliyetleri sabit arcılık şeklinde yapılmaktadır.
Arıcılar faaliyetlerine nisan ayı başlarında başlamaktadır. Kışlattıkları arıları arılıklardan çıkartıp doğayla
buluşturmaya başladıkları zaman genellikle Nisan ayıdır. Arıcılar nektar verimine ve durumuna göre Mayıs ayı
ortalarından itibaren Kars yöresi içerisinde arılarının yerini değiştirmektedirler. Bu durum daha çok yüksekliğe
bağlıdır. Yüksekliği 1500 metre olan yerlerde vejetasyon azaldığında 2000 metre ve daha yukarılara doğru,
yerleşim yerinden 3-4 km uzak, doğal su kaynaklarına yakın, nektar ve polenin bol olduğu alanlara doğru
taşınırlar. Arıcılar bu alanlarda bal hasadından sonra da eylül ayı başına kadar kalabilir veya bal hasadı için
kolonileri ile birlikte kışlatacakları sabit alanlarına geri dönerler. Arıcılık faaliyetleri, ildeki farklı doğal çevre
faktörlerinin etkisiyle homojenlik göstermemektedir. Arıların doğası gereği tamamen kırsal alanlarda sürdürülen
arıcılık faaliyetleri, ilin farklı yükselti kademelerinde bulunan topografyası ve buna bağlı olarak değişim arz eden
klimatik koşulları nedeniyle gezginci karakter arz etmektedir. İldeki arıcılık faaliyetlerinin arazideki açık icra
edilen kısmı, Nisan ayı sonlarında irtifanın düşük olması nedeniyle havanın daha çabuk ısındığı doğudaki
Akyaka, Arpaçay ve Digor ve güneyde Kağızman ilçesinin de bulunduğu ve Aras Vadisi boyunca irtifası
tedricen azalan çukur alanlarda başlamaktadır. Daha sonra, havanın ısınması ve diğer koşullarında bu durumdan
olumsuz etkilenmesiyle faaliyetler üreticiler tarafından irtifanın etkisiyle daha mutedil koşulların bulunduğu bu
ilçelerin yüksek kesimlerine veya daha batıdaki irtifanın yüksek olduğu Susuz, Merkez, Sarıkamış, Selim ve
Digor ilçelerine doğru taşınmaktadır Bu alanlarda klimatik koşulların olumsuzlaşmaya başladığı Eylül ayı
itibariyle üreticiler arılarıyla birlikte ilk çıkış noktalarına ve kapalı barınaklara geri dönmektedir. İlde yapılan
arıcılık faaliyetlerinin arazideki açık kısmı; köy ve diğer kırsal yerleşim birimlerine birkaç kilometre mesafede,
genellikle ballı bitkilerle görece zengin, klimatik bakımdan elverişli, su kaynaklarının arttığı, vadi tabanları ve
hafif eğimli yamaçlar üzerinde yapılmaktadır .
Arının Bakım ve Beslenmesi: Bal hasadında kovanın alt kısmında arıların kışın beslenmesi ve rahat
geçirmesi için
kovanlara yeteri miktarda bal bırakılır. Bırakılan bal yöre florasından elde edilen baldır. Başka bir yöre
veya bölge balı konmaz veya başka bölge ballarıyla arılara besleme yapılmaz. Ayrıca Ağustos ayı başlarında bal
hasadından sonra yüksek yerlerde poleninasyonun devam ettiği Kars coğrafyasında, arılar tarafından toplanan
bal, polen ve propolis ile arılar doğal ortamlarında kışa hazırlık yaparlar. Kışın uzun ve hava şartlarına bağlı
olarak uzaması durumunda kovanda biriken bal ve polenler arılar tarafından bitirilebilir. Bu duruma tedbir olarak
bal hasadından sonra Ağustos- Eylül aylarında arı kovanlarının önüne yayvan kaplarda 1/1 sulandırılmış bal
veya 2/1 Şeker/su oranında şeker pancarından üretilmiş sakaroz (Sükroz) şurubu ilave edilir. Bu beslenmenin
yapılması hava şartlarına ve ısısına bağlı olmaktadır. Şurupla beslenme genellikle akşamüzeri yapılır. Bahar
aylarında hava şartlarının olumsuz gitmesi, kışın uzaması nektarın geç oluşması durumunda arı kovanında kış
için biriktirilen balın ve polenin bitirilmesi durumunda sonbaharda olduğu gibi şeker şurubu ile beslenme
yapılabilinir. Bu sezonda şeker /su oranı 1/2 veya 1/1 olur. Çünkü bu sezonda azda olsa doğada polen ve nektar
mevcuttur. Arı nektar toplamaya başladığı zaman aralığında hiçbir şekilde destek beslemesi yapılmaz. Bu aralık
Mayıs ayı sonlarından Ağustos ayı başlarına veya çiçek varlığına bağlı olarak Ağustos ayı ortalarına kadar olan
zaman aralığıdır. Arılar polen ve nektar toplamaya başladığında ilaç veya katı, sıvı veya gaz halinde herhangi bir
kimyasal ya da ilaç uygulanmaz. Bu dönemde arılara destek beslemesi yapılmaz. Nektar toplama süresince arı
kovanlarının önüne arıların su ihtiyacını karşılamak için günlük yayvan bir kapta içilebilir temiz su konur.
Arıların Kışlatılması: Kars Balının üretilmesinde insan en önemli rolü üstelenmektedir. Yöre arıcıları
geleneksel üretim yapmaktadır ve göçer arıcı değillerdir. Kars Balı üreticileri, bölgesel alışkanlık ve gelenekler
sonucu elde edilen bilgi birikimini ve maharetlerini kuşaktan kuşağa aktararak geleneksel bilgilerin devamını
sağlamaktadırlar. Zorlu coğrafi ve iklim şartlarında, 90 gün gibi kısa bir sürede kaliteli bal elde etme marifetine
sahiptirler. Arılarını daha hafif olan ve ısı değişimine karşı direnç gösteren Sarıçam’dan (Şarıkamış) hazırlanmış
kovanlarda tutmaktadırlar. Bu yöreler yılda yüz günden fazla karla kaplı kalmaktadır. Dolayısıyla Ağustos ayı
ortasından itibaren arılarını zorlu ve uzun geçen kış şartlarına hazırlarlar.
Arı yetiştiricileri arı kovanlarını koloni durumuna ve kovan sayısına göre farklı biçimlerde
kışlatmaktadırlar. Sonbaharda kovanda biriken propolisler kovanın ısı stabilitesini koruduğu için temizlenmez.
Propolis temizliği baharın arılar doğaya çıktığında yapılır.
a- Kapalı Alanlarda Kışlatma: Arılarını kışlatacakları özel kapalı alanlar oluşturmuşlardır. Bölgesel
alışkanlık ve gelenekler sonucu bölgede yaygın olarak yapılan uygulamalar kışlatmayı kapalı
alanlarda yapılır. Kışlatma odalarında kovanlar duvara fazla yaklaştırılmamalıdır. Kışlatma alanı, nem
ve sıcaklık açısından iyi izole edilmiş olmalıdır.
b- Bazı arıcılar yakın ve kışları ılıman olan Iğdır ovasında kışlatma yapmaktadırlar. Bu uygulamalar
zayıf populasyonlarla kışa giriş nedeniyle riski azaltmak amacıyla yapılmaktadır.
c- Dışarıda Kışlatma: Bu yöntemde kovanlar olduğu yerde yani dışarıda doğal şartlara bırakılır kış boyu
kar altında arı kolonileri ile birlikte bahara ulaştırılır. Güçlü ve kışın soğuk şartlarına dayanabilen
koloniler bahara ulaşır. Bu kışlatma biçiminde arı yetiştiricileri temelde şu kurallar dikkate ederler.
Uygun havalandırma, tabandaki polen tuzağını açık bırakmak, kovan üstünde sıkı bir izolasyon
sağlamak suretiyle yapılmaktadır. Güçlü koloniler açıkta kışlatılarak bir yandan populasyonları kendi
eğilimleri doğrultusunda kışlatma özelliği sağlayarak, öte yandan da kuru ve bol oksijen ortamında
kışlatacağından arıların daha sağlıklı ve uzun ömürlü olmasını sağlayacaktır.
Arılar genellikle Kasım ayı başında veya ortasına doğru kışlatmaya alınır. Kışlatma odaları kerpiçten
veya ısı değişiminden etkilenmeyen, karanlık, sesten uzak, havalandırmalı, içerisinde su donmayacak ve iç ısısı
10 ˚C yi geçmeyecek şekilde olmalıdır. İklime bağlı olarak kışlatma odasının iç ısısı 10 ˚C’ nin üstüne
çıktığında, kapısı açılarak iç ısı istenen düzeye indirilir.
Kapalı alanda kışlatmada dikkat edilecek diğer hususlar; Kışlatma alanı sürekli girilip çıkılan bir yer
olmamalıdır. Kovanlar zeminden 25-30 cm yükseğe konulmalıdır. Üst üste en fazla 3 sıra kovan konulmalıdır.
Kovanlar dizilirken zayıf koloniler ortada, güçlü koloniler ise altta olacak şekilde üst üste dizilmelidir. Kışlatma
alanında hava sirkülasyonunun olmaması gerekmektedir. Kışlatma alanı ışıktan korunmalı, gerektiği durumlarda
kırmızı ışık kullanılır. Kovan tabanında nem nedeni ile su birikmemesi için kovan öne doğru meyilli konur.
Kışlama odasına evcil ve kemirgen hayvanlar girmeyecek biçimde hazırlanır. Kışlatma alanında sıcaklık salkımı
bozacak kadar yükselmesini önlemek için bahara doğru havalar ısındığında kışlığın ısısı günlük kontrol edilir.
Cok soğuk havalarda arılık içerisine bir kapta konan su kontrol edilir ve su donmuşsa doğrudan ısıtma
uygulamaksızın, kovanlar sarılarak arılar korunmaya alınır. Uçuş deliği arı toru ile kapanır, kovan havalandırma
delikleri açık tutulur.
Üretim Aşamaları:
Kars coğrafyası irtifaya bağlı olarak bitkilerin vegatasyona başlaması ve gelişim sezonu 90 gün gibi kısa
bir sezonda olmaktadır. Kars Balı üretimide yanlız Mayıs- Ağustos aylarında 3 aylık kısa bir sezonda ve yılda bir
defa üretilmektedir.
Arılar polen ve nektar toplamaya başladığında ballıklara steril balmumu çerçeveleri yerleştirilir. Bu
çerçevelerin tamamı veya 2/3’ü sırlandıktan sonra hasada alınır. Hasat zamanı toplanacak bal arı kovanın ballık
kısmından alınır, kuluçkalık bölümünden hasat yapılmaz. Kovanlardan toplanan ballar, arı işletmesinin olduğu
yerdeki arı kışlatma ve bal sağım odası olarak adlandırılan yere taşınır. Loş , serin ve havalandırılması iyi olan
bu ünitede petek ballar ısıtma yapmaksızın (soğuk santrifüj) santrifüj (süzülür) edilir. Süzülen ballar işletme
büyüklüğüne göre temin edilen 100-200 litrelik krom bal kaplarında biriktirilir. Bu ballar depolama alanında 3
gün kadar bekletilerek, büyük partiküllerin ve kabarcıkların çöküp, balın homojen bir görünüm kazanmasını
sağlanır Bu kaplarda biriken ballar 25 kg’lık tenekelere veya 500 ml lik veya 1000 ml lik cam kavanozlara
doldurulup pazarlanıncaya kadar, loş, nemsiz, havalandırmaya müsait, iç ısısı mevsime göre değişmekle birlikte
4-20 ˚C olan ve bal hasadının yapıldığı odalarda depolanır.
Hasat edilen ballardan polen ayrımı yapılmaz. Depo şartlarında 1,5-2 ay içerisinde sıvı ballar krem bal
haline dönüşür. Krem ballar bu haliyle pazarlanabileceği gibi, sıvı hale geçirmek için yayvan bir kazana su
konup, 42 ˚C ye kadar ısıtılır. Kavanozlar bu suyun içine konularak eski sıvı halini alıncaya kadar tutulabilir
veya krem bal olarak pazarlanır.
Denetleme:
Kars Balı coğrafi İşaretinin usulüne uygun üretilip üretilmediğinin denetimi; Kars İli Arı Yetiştiricileri
Birliği koordinatörlüğünde, İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Kars Halk Sağlığı Kurumu, Serhat
Kalkınma Ajansın (SERKA), Kafkas Üniversitesinden birer uzman olmak üzere en az beş kişilik bir komisyon
tarafından gerçekleştirilecektir. Kars Balı’nın üretim, pazarlama ve satış dahil olmak üzere tüm evrelerine
yönelik kontroller yılda en az 1 kez ve ihtiyaç duyulduğunda veya şikayet halinde her zaman yapılacaktır.
Kars Arı Yetiştiricileri Birliğine şikâyet edilen üreticiler ise şikâyet tarihinden itibaren fiziki uzaklığa
bağlı olarak 1 hafta içerisinde denetlenecektir. Denetleme ve şikâyetlerin değerlendirilmesi Kars Arı
Yetiştiricileri Birliğinin Koordinasyonunda yapılacaktır. Denetleme komisyonu her rutin denetleme dönemi
öncesi bir araya gelip, denetlenecek üretici ve adreslere göre bir denetleme planı oluşturacaktır. Gerekli
gördüğünde kamu ve özel sektör laboratuarlarından da ücreti karşılığında yararlanılacaktır. Birlik gerek
gördüğünde, bilimsel kuruluşlarda Kars Balı ile ilgili ve tanımlanmasına yardımcı olacak ileri düzey bilimsel
araştırmalar yaptırarak, elde edilen bu verilerin denetlemeye tabi ürünlerin uygunluğunu belirlemede
kullanabilir. Kars Balı ile ilgili önceki bilimsel çalışmalar, arşivler bu amaçla kullanılabilir.
Denetlemedeki muayene, inceleme, raporlama vs giderlerin karşılanması denetim başına 4857 Sayılı İş
Kanunu’da belirlenen şartlara göre, yıllık olarak belirlenen brüt asgari ücretin en fazla 5 katı olmak kaydıyla,
ilgili firma veya şahıstan alınacaktır. Denetleme esnasında tahsil edilecek bu masraflar, kar amaçlı olmadan
sadece denetim masraflarını karşılamak amacıyla alınacaktır.
Komisyon, denetimin gerçekleştirilmesi noktasında, konusunda uzman tam donanımlı kişilere yetki
verme, alma, denetim raporlarını inceleme, firma başvuruları hakkında nihai kararları verme, idari kararları
alma, işleyiş için gerekli önlemleri alma, hakların korunması bakımından yasal ve/veya hukuki süreçleri
başlatma ve takip etme konularında tam yetkili olarak faaliyet gösterecektir.
Belirlenen coğrafi alanda Kars Balı üreten arıcılar arıcılık sezonu başında yani her yıl Mayıs ayında Kars
Arı Yetiştiricileri Birliğine üretim yaptıklarını bildireceklerdir. Bildirim yapan üreticiler Mayıs ayından, Kars
Balının hasadına ve depolanmasına kadar olan süreçte, denetleme komisyonun uygun gördüğü zaman ve
tarihlerde denetime tabi tutulurlar. Bildirim yapmadıkları halde Kars Balı üreten üreticiler de Denetim Merciinin
rutin kontrolleri kapsamında denetlenirler. Denetime ilişkin raporlar Kars İli Arı Yetiştiricileri Birliği tarafından
TÜRKPATENT’e gönderilir. Denetim Komisyonu, coğrafi işareti haksız ve kurallara aykırı kullananlar
hakkında gerekli kanuni yollara başvurur ve konunun takipçisi olur.
Denetimlerde aşağıdaki hususlara öncelikli olarak dikkat edilecektir:
1. Kars Balı üretmek isteyen arı yetiştiricisi Nisan-Mayıs aylarında Kars İli Arı
Yetiştiricileri Birliği’ne müracaat eder. Müracaatını takiben en geç 2 hafta içerisinde denetleme kurulu
arıcıya dönüş yaparak yerinde kovan sayısını tespit ederek kayıt altına alır.
2. Kars Balı üreticisi, bal hasadı başlamadan 2 hafta önce Kars İli Arı Yetiştiricileri
Birliği’ne müracaat eder. Denetleme komisyonu hasat zamanı ürünün kontrolünü yapar ve gerekli
analizleri için örnek numune alır. Analiz ücretleri üretici tarafından karşılanır. Analizlerle tescil
belgesine uygun olduğu belirlenen ürünler üzerinde coğrafi işaret kullanma hakkını elde edilir.
3. Denetleme komisyonu gerek duyduğunda Kars Balı üzerine yapılmış bilimsel
çalışmaları referans göstererek rutin dışı analizler isteyebilir.
Denetimden başarıyla geçen ürünler, Kars İli Arı Yetiştiricileri Birliği tarafından belirlenecek şekilde
ambalaj işlemlerini gerçekleştirir. Kars Balı, 500 ve 1000 mililitrelik cam kavanozlarda, 1-2 kg’lık dikdörtgen,
kare veya laklı tenekelerde veya komisyonun ortak kararıyla uygun görülen çevre ve doğaya zarar vermeyen
diğer materyallerden oluşmuş malzemelerde depolanabilir. Kars Balı Kars dışına belirlenen ambalaj tipi
haricinde veya daha fazla hacimde (örneğin 15-20 kg tenekelerde) il dışına çıkartılamaz.
Kars Balı’nın dolumu Kars İli Arı Yetiştiricileri Birliği tarafından belirlenecek dolum tesislerinde
yapılacak ve dolumu yapılan ballar Birliğin görevlendireceği denetçi/denetçiler kontrolünde etiketlenecektir.
Denetim Komisyonu tarafından gerçekleştirilecek denetim bir ön denetim niteliğindedir, 5996 Sayılı
Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu “Gıda Kodeksi” başlıklı 23 üncü maddesi
çerçevesinde, Kars Balı’nın denetimini Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gerçekleştirir.
Denetim mercii, kamu kuruluşlarından veya özel kuruluşlardan veya bunlarda görevli uzman gerçek veya
tüzel kişilerden denetimin gerçekleştirilmesi sırasında faydalanabilir veya hizmet satın alabilir. Denetim mercii
hakların korunmasında hukuki süreçleri yürütür.

Değerlendirmeler

Henüz değerlendirme yapılmadı.

Sadece bu ürünü satın almış olan müşteriler yorum yapabilir.

Devamını oku